BİZİM BÜTÜN İNSANLIĞI KURTARMAMIZ LAZIM(!)
Kur’an’dan ve sünnetten, “bütün insanlığı kurtarmamız lazım” diye bir sonuç çıkarırsanız Allah’ın (c.c.) kitabını tahrif etmiş olursunuz. Nasıl mı? İnsanları kazanmak için. İslâm dinini vulgarize ederek insanların razı olduğu din ne ise Allah’ın kitabından onu anlarsınız.
Allah size insanları kazanmayı farz kılmamış, Allah size insanlara tebliğ etmeyi farz kılmıştır. Siz bunu evirip çevirip Allah bize insanları kazanmayı farz kıldı anlarsanız işte bu te’vil ile Kur’an’ı tahrif etmektir.
Bir misal verirsek; alkol hastalarını tedavi eden doktor, alkolün zararlarını anlatmak için bir bardağa alkol koymuş ve sonra bir kurt solucan almış içine salmış, saniyesinde ölmüş. Ne anladınız diye sormuş. Adamın birisi alkol öldürür diyeceğine, alkol içen insanda kurt olmaz demiş.
Kur’an’a bakış da böyle… Sen anlamak istemiyorsan bu gözlükle bakarsın…
Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadisinde şöyle diyor:
“Öyle peygamberler geldi ki insanların hiçbir tanesini kazanamamış. Peygamberler gördüm yanında üç-dokuz kişi vardı. Peygamberler gördüm bir tane bile adam yoktu.”
Nuh (a.s.) kıssasını düşünün…
Siz eğer insanları kazanmayı mecbur hissederseniz Allah’ın hudutlarını çiğner ve insanların razı olacağı bir din anlatırsınız.
Kur’an-ı Kerim’de Peygamberimizin uyarıldığı beş ayet vardır. Bunların bir tanesi hariç dördü insanları kazanma görüşünü şeytan vesvese verdiği içindir…
Biz tebliğ yaparız, kalpler Allah’ın (c.c.) elindedir.
Fi emanillah…