GÖBEKLİ TEPE ve SÂFFÂT SÛRESİ 125. AYETİ GÜNÜMÜZDE ANLAMAK
Ba’l (baal)’e mi tapıyorsunuz? Sâffât Sûresi – 125
Dikkat edilirse burada BA’L putunun dizayn etme işini üstlenen bir konumu olduğu vurgulanıyor. Ahsenel halikin ifadesini Türkçe’ye çevirenler genellikle yaratılanların en güzeli olarak çevirmişlerdir. Oysa Kur’an-ı Kerim bize yaratıcı olarak Allah’ı gösterir. O halde bu tercümede sanki başka yoktan var edenler varmış manası da ortaya çıkmaktadır ki bu bizatihi:
“Her şeyin yaratıcısı olan rabbiniz Allah’tır. Ondan başka ilah yoktur. Nasıl aldanıp döndürülürsünüz” / Meryem Sûresi – 62
gibi benzer ayetlere muhalif bir durum görüntüsü ortaya çıkarır. Arapça’da ahsenel halikin ifadesi özel olarak şekil verenlerin, takdir edenlerin, tasvir edenlerin, düzene koyanların en güzeli anlamına gelmektedir. Bu bakımdan Ba’l (Baal) yaratma gibi bir vazifesi yoktur. Ancak dizayn edenlerin en güzelinin Allah (c.c) olduğunu vurguladıktan sonra Ba’l (Baal)’e tapınılmasının, soru sorma şeklinde hayretle ifade edilmesi üzerinde düşünülmeğe değer.
”Dizayn edenlerin en güzelini bırakıp Ba’l (Baal)’2e mi? tapıyorsunuz”… Sâffât Sûresi – 125
Yahudilerin bir dönem açık açık ibadet ettikleri Baal, öküz şeklinde heykelleştirilmiştir ve “T” işareti ve türevleri ile sembolize edilmiştir. Bu “T” çiftçilik aracı olarak kazma, saban, çapa vb. ile bereketi sembolize etmiştir. Zaten Baal, Mezapotamya’da da “bağ ilahı” olarak tanımlanmıştır. Göbeklitepede’ki kazılarda T figürlü bloklar çıkmıştır.
Aynı zamanda BA’L (Baal) TEMMUZ adı ile güneş tanrısı olarak da anılmıştır.
ALLAH’U ALEM…