Bu ay Bosna Hersek’le ilgili yazmayı planladığım ilk yazı Srebrenica soykırımını 11 Temmuz’da Kriter Haber’de yayınladık. İkinci yazım ise Vijećnica kütüphanesinin hikayesi. Her iki yazının amacı da yakın tarihte yaşananlar üzerinden bu coğrafyanın dinamiklerini aktarmaya çalışmaktır, çünkü geçmişin yıkıntıları bugünün uyarılarıdır.
Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da bulunan Vijećnica kütüphanesi, Avusturya-Macaristan hakimiyeti döneminde Endülüs mimarisiyle inşa edilmiştir ve kütüphane Bosna Savaşı’nın devam ettiği günlerde, 25 Ağustos 1992’de Sırp askerlerinin topçu ateşi sonucu oluşan yangında çok büyük tahribata uğramıştır. Miljacka nehri kıyısında yer alan, halk tarafından Vijećnica Belediye Binası( zira ilk olarak 20 Nisan 1896’da belediye binası olarak hizmete açılıyor) olarak bilinen, muhteşem yapısı ile Bosna’nın çok milletli ve kültürlü başkentinin sevilen bir simgesi olan kütüphane, içinde barındırdığı altı milyon eserle birlikte alevler içinde kalmıştır.
25 Ağustos 1992’de Saraybosna, Bosnalı Sırp güçleri tarafından dört yıl süren yıkıcı bir kuşatmanın (modern savaş tarihindeki en uzun kuşatma) ilk günlerinde acı çekiyordu ve bu kuşatma, sonunda on binden fazla insanın hayatına mal olacaktı. Her gün, şehrin etrafındaki tepelerden ve ele geçirilen apartman bloklarının pencerelerinden, Saraybosnalıların üzerine top mermileri ve keskin nişancı ateşi yağıyordu. Kütüphanenin kendisinin hiçbir askeri misyonu yoktu ve Bosnalı Sırp güçleri tarafından kasıtlı olarak hedef alınarak yangını söndürmeye çalışan itfaiyecilere dahi ateş ediliyordu. Hem yangın hem de keskin nişancı ateşi altında olmasına rağmen, siviller ve kütüphane çalışanları, birçoğu Osmanlı ve Avusturya-Macaristan imparatorlukları egemenliği altındaki bölgenin çok kültürlü yaşamını yansıtan, yeri doldurulamaz kitapları ve el yazmalarını ellerinden geldiğince kurtarmaya çalışıyordu.
Savaşın canlı tanığı Vijećnica’da, 3 gün boyunca süren yangında 155 bin el yazması eserin de içinde olduğu iki milyon eser küle döndü. Kütüphane çalışanlarından 32 yaşındaki cesur kadın Aida Buturović, çalışma arkadaşları ile birlikte kitapları alevlerden kurtarmaya çalışırken keskin nişancıların hedefi oldu ve can verdi. Ülkenin her bölgesinde soykırıma direnen soydaşları gibi Aida da bu yaşanan KÜLTÜREL SOYKIRIM’a son nefesine kadar direndi.
Savaştan bir yıl sonra 1996’da başlayan restorasyon çalışmaları sonucu Vijećnica yeniden inşa edildi ve yakıldıktan tam 22 yıl sonra Temmuz 2014’de yeniden açıldı.