Haftaya bomba gibi düşen bir haber ile başladık. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin düşen helikopteri sonucunda kendisi, bakanı ve korumalarının öldüğünü duyduk. Helikopterin çok eski olduğu ve bu sebeple düştüğü haberi basına düşse de akıllara acaba suikast mı düşüncesini de getirdi.
Reisi, dün İran-Azerbaycan sınırında bir barajın açılış törenine katılıyor ve bugün ölümünün esrarengiz olduğu söyleniyor. Bunun esrarengiz olup olmadığını zaman gösterir ama lafı gelmişken, gelin hep beraber tarih boyunca esrarengiz bir şekilde ölen devlet adamlarına bakalım.
Hepinizin de bildiği üzere aklımıza ilk olarak John Kennedy geliyor. Kennedy Dallas’a liberal ve muhafazakârların kavgasını bitirmek için geldiği sırada kendisi arabadayken iki el ateş edilerek öldürülüyor. Bir el ateş boğazına ve bir el ateş de kafasına sıkılıyor. O sırada kargaşa esnasında öldüğü iddia edilse de o kurşunların arabanın içerisindeki bir kişinin hem boğazına hem kafasına gelmesi ilginç. Yorum sizin diyorum ve geçiyorum Kral Faysal’ın ölümüne…
Kral Faysal, Suudi Arabistan’ın eski kralıdır. Kendisi, yeğeni Faysal bin Müsaid tarafından öldürülmüştür. Bizler Osmanlı Sarayları’ndan böyle hanedan içi öldürmelere alışkınız bu sebeple Kral Faysal’ın öldürülmesi çok ilgimizi çekmiyor. Ancak bu olayın 20. yüzyılda olması sıradan bir suikast olma ihtimalini zayıflatıyor gibi, ne dersiniz?
Kardeş Dedik, Kalleş Çıktı
Kimse kusura bakmasın ama en hazzetmediğim insan tipidir. Senin bir insana dostum kardeşim dediğin kişinin kalleş çıkması! Sadece ben değil dünya üzerindeki hiç kimse bu durumu hazzetmez bence. Hayat bu ya! Maalesef zaman zaman böyle şeyler yaşayabiliriz. Ama Park Chung-hee kadar değil. Park Chung-hee 1961 yılında darbe ile Güney Kore yönetimini ele geçiren bir başkandır. Kendisini öldüren kişi biliniyor ama sebebi hâlâ açıklanmamıştır. Çünkü Park Chugn-hee’yi öldüren kişi en yakın arkadaşıdır.
Park Chung-hee bir restoranda arkadaşı ile yemek yerken arkadaşı bir anda kendisini öldürüyor. Karşılıklı yemek yiyecek kadar samimi bir arkadaş ve gözünü kırpmadan öldürebilecek kadar gözü dönmüş bir arkadaş. Bilemiyorum!
Kalabalıklar İçinde Bir Cinayet; Şşş! Kimseler Duymasın!
İsveç’in başkenti Stockholm’un en işlek ve en kalabalık caddesinde bir başbakan öldürüldü. Neden öldürüldü ve kim öldürdü? Bugün bile hâlâ bu sorular cevapsız. Olof Palme, İsveç’in başbakanı iken 1986 yılında eşi ile birlikte bir sinemaya gidiyor. Sinemadan çıktıktan sonra caddede yürürken öldürülüyor. Her yere korumaları ile giden başbakan Palme, ilk defa korumasız dışarıda. Üstelik şehrin en kalabalık caddesinde. Günümüzde bile bu esrarengiz ölüm ile ilgili birçok yazı yazılıyor, çeşitli teoriler ortaya atılıyor. Peki sonuç? Maalesef hâlâ bir sonuç yok.
Öldürülme sebebi ve katilinin hâlâ bilinmediği diğer bir cinayet ise Jovenel Moise’nin ölümüdür. Kendisi Haiti’nin eski cumhurbaşkanıdır. 7 Temmuz 2021 günü evine bir silahlı saldırı gerçekleşiyor ve ölüyor. Ölümünden sonra katili olabilecek kişiler gözaltına alınsa da serbest bırakılıyor. Bir cumhurbaşkanı öldürülüyor ve hâlâ daha neden öldürüldüğü veya kimin öldürüldüğü bilinmiyor. Sanki bu cinayet hiç işlenmedi de bu bizim hayal ürünümüz gibi, çok ilginç!