Geçen aylarda Eskiçağ Dönemi’nde Balıkesir ile ilgili bir çalışmayı tamamladım. O zamandan beri aklımda olan ancak bir türlü oturup yazmaya fırsatım olmadığı bu yazıyı nihayetinde kaleme alabildim. Çalışmam arkeoloji bilimi çerçevesinde Eskiçağ Dönemi’nde Balıkesir’i kapsıyordu. Eskiçağ Dönemi’nde Balıkesir’i de içerisini alan bu kitabın ismi Sikkeler Işığı’nda Antik Kentler’di. Bu kitabı okurken Balıkesirlilerden Mysialılar olarak bahsediliyordu. Kitabın içerisinde yer alan bir bilgiye göre Mysialılar yani Balıkesirliler barbardır.
Kitabın içerisindeki bilgilere dayanarak milattan önce 106 ile 43 yılları arasında yaşayan Romalı devlet adamı, bilgin ve yazar Cicero’nun Balıkesirliler ile ilgili söylediklerini aynı şekilde aktarıyorum; ‘’sanat ve edebiyattan yoksun barbarlar’’. Kavgada bile söylenmeyecek bu barbar lafını Romalı Cicero bizlere yani Balıkesirlilere söylemiş! Oysaki Balıkesirliler o dönemlerde savaşçı ve cesur bir halktı.
Balıkesirliler o tarihlerde sürekli savaş meydanlarında savaştıkları için belki sanat ve edebiyata biraz uzak kalmış olabilirlerdi. Belki Cicero’nun bu lafını (bir yere kadar!) kabul edebilirdik, ancak barbar kelimesini asla kabul edemeyiz. Çünkü bu cengâver halk eğer vatanlarını korumak için savaş meydanında olup sanattan uzak kalıyorsa, helal olsun bizim atalarımıza!
Kitabı okumaya devam ederken sadece barbar olduğumuzla kalmadık, üstüne üstlük bir de korkak olduk! Nasıl mı? Yazının devamında Balıkesirlilerin eski Yunan metinlerinde korkak bir halk olduğu yazıyordu. Ancak kitabın yazarı bu bilgiye ek olarak not düşmüş ve aslında Balıkesirlilerin korkak değil tam aksine savaşçı bir halk olduğunu söylüyordu. Yazar iyi ki bu bilgiyi eklemiş yoksa eski Yunan metinlerine kalsaydık barbarlığımızın yanına bir de korkaklığımız eklenecekmiş!