‘’Balıkesir’de vampir var!!!!!’’ Yaklaşık iki hafta önce bir arkadaşım bana bu mesajı attı. Ben de tıpkı sizin gibi yok artık diyerek tepki verdim. Ancak bana Balıkesir’in Edremit ilçesinin Doyran Köyü’nde vampirler olduğunu üstelik bu bilgiyi de Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivi’nde bulunan bir arşiv belgesinde gördüğünü söyledi. Ben de belgeyi bana göndermesini istedim ve konuyu derinlemesine araştırmaya başladım.
Ancak araştırmalarıma göre arşiv belgesinde vampirlerin olduğu iddia edilen Doyran Köyü Balıkesir’deki Doyran değil, Üsküp’teki Doyran Köyü imiş. Bu arşiv belgesinde köyde vampir olduğu için birçok olaylar çıkmış ve askerler müdahale etmişti. Ben de buradan yola çıkarak sizlere tarihteki vampirlerden bahsetmek istedim.
Tabii sizde vampir diye bir şey yok diyorsunuz. E haklısınız vampir deyince inandırıcı olmadı. Zaten biz Türk halkı olarak vampirden veya cadıdan korkmayız çünkü inanmadığımız şeyden niye korkalım canım! Bir 3 harflilerden korkarız. Bakın yazarken bile adını yazmayıp 3 harfli diyorum siz anlayın.
Siz ister inanın ister inanmayın ben size vampirlerin nasıl ortaya çıktığını ve şu an aramızda olan vampirlerin birinden bahsedeyim de inanıp inanmamak da size kalsın.
İbrani mitolojisine göre Kabil, kardeşi Habil’i öldürdükten sonra uzun bir süre bir şey yiyememiştir. Bu sebeple Kabil’in annesi Lilith, Kabil’i hayatta tutabilmek için kendi kanından vermiştir. Bu mitoloji Lilith’i Hz. Adem’in karısı olarak yazar ancak bu karısı Hz. Adem’e inanmayarak başka bir yerde Kabil ile birlikte yaşamaktadır. Kabil Lilith’in kanını içerek hayatta kalmış ve böylece tarihteki ilk vampir ortaya çıkmıştır. Ancak bu anlatılan tabii ki mittir.
Şimdi gelelim içimizdeki vampire.. Bundan yaklaşık üç yıl önce bir kişinin canı sürekli kan içmek istiyormuş ve kendisine zarar veriyormuş. Biraz zaman geçince bu kişi diğer insanlara da zarar vereceğini düşünerek artık toplum içine çıkamamaya başlamış. Bu durum giderek çığ gibi büyüyünce bir psikiyatriden yardım alacağını düşünerek doktora başvurmuş. Kendisinin bir vampir olabileceğini belirtmiş. Daha sonra uzun bir tedavi görerek, adına vampirizm denilen bu hastalığını atmayı başarmış. Artık bu gencin canı kan içmek istemiyormuş.
Ama siz yine de evinizde yedek sarımsaklar tutun. Bir gün eşiniz-dostunuz, arkadaşınız veya akrabanız vampirizm hastalığına tutulabilir ve sizin kanınızı içmek isteyebilir. Sarımsağın içerisinde yüksek miktarda sülfür olduğundan vampirler sarımsak görünce arkasına bile bakmadan kaçarlarmış. Görüyorsunuz işte, maşallah sarımsağın da faydalı olmadığı bir alan yok resmen doğal antibiyotik!
