Bir iddiaya göre Yılbaşı da Noel Baba da ilk defa Türkiye topraklarında ortaya çıkmıştır.
Hazır yılbaşı yaklaşmışken, her yerde yılbaşı indirimleri, kırmızı süslemeler, her yer yeşil çam ağaçları ile dolatılmışken ilk yılbaşı kutlayanların Avrupalılar değil Türkler olduğunu, Avrupalılar kendi Noel Bayramlarını, Türklerin yılbaşı kutlamalarından esinlendiklerini, söylemenin zamanı geldiğini düşünüyorum.
İslamiyet’ten önce yaşayan Türkler, her yıl bittiğinde yeni bir yıla girerken çeşitli kutlamalar yaparlarmış. Tabii bu kutlamalar miladi takvime göre 31 Aralık’ta değildi. Kendi kullandıkları takvimlerine göre yılsonu-yılbaşı hangi zaman dilimine denk geliyorsa o zaman kutlama yapıyorlardı. Hayat Ağacı inanışına sahip olan bu Türkler, çam ve akçam adını alan ağaçları süslerlerdi. Eski Türklere göre yılbaşını çam ve akçam ağaçları temsil etmekteydi. Çünkü bu ağaçlar dört mevsim yapraklarını dökmeyen bir ağaçlardı. Türkler bu ağacı temsil olarak alırlar ve ‘’Çam Bayramı’’ diye de isimlendirirlerdi.
Çam Bayramı’nda, çam ağaçları süslenir, ağacın altına hediyeler konulurdu. Ağaca, renkli bezler bağlanırdı. Ateş yakılır, dans edilir, tüm akrabalar bir araya gelip yemek yerlerdi. Yüzyıllar sonra çam ağacının altına hediye koyma âdeti yılbaşı kutlamalarında kullanılmış, ağaca bez bağlama âdeti de dilek ağaçları olarak günümüze kadar aktarılmıştır.
Eski Türklerde kutlanan bu bayram, eski Türklerden Sümer Medeniyeti’ne geçmişti. Sümerler de bir müddet bu şekilde bayramlar kutlamışlar, Sümerlerden de Avrupalılara aktarılmıştı. Avrupa toplumları Noel Bayramları’nda çam ağaçlarını süslemeye başlamışlar, ağacın altına hediye koymuşlardı.
Ayrıca bu konuyu merak edip daha ayrıntılı bilgi almak için Muazzez İlmiye Çığ’ın Çam Bayramı isimli kitabını okuyabilirsiniz. Çığ, eserinde yılbaşı kutlamalarının temelinin eski Türklere ait olduğunu açıkça ele almıştır.
Son birkaç yıldır ortaya çıkan iddiaya göre bu tez çürütülmeye çalışılmaktadır. Eski Türklerin yılbaşı kutlamadıklarını, yılbaşı kutlayan Türklerin, Hristiyan Türkler olduğu öne sürülmektedir. Ancak kesin bir delil daha ortaya konulmamıştır. Umarız ki önümüzdeki zaman dilimlerinde bu tezi çürütmek için kesin delil ortaya çıkartılır da bu iddialar havada kalmaz.
Konunun Türklere ait olan kısmını açıklamışken bir de Avrupalıların kutladığı, ancak birbiri ile iç içe girmiş olan yılbaşı-noel bayramlarına da değinmek istiyorum. Avrupalıların 31 Aralık’ta kutladığı, çam süslediği yılbaşı olarak bilinir. Bir yılın bitimi ve diğer yılın başlangıcını kutlamaktır. Noel dediğimiz ise Hristiyanlar’ın her yıl 25 Aralık’ta kutladığı bayramlarıdır. Noel Bayramı, 25 Aralık’ta Hz. İsa’nın doğumu kabul edilip kutlanan bir bayramdır. Bu kutlamanın teorikte yılbaşı ile bir alakası yoktur. Hristiyanlar’a ait bir bayramdır. Ortodoks Hristiyanlar’ı Hz. İsa’nın doğum tarihini 6 Ocak olarak ele alırlar ve onlar bayramlarını 6 Ocak’ta kutlarlar. Ancak günümüzde Avrupa’da bu bayram hazırlığı aralık ayının başında başlar, Noel Bayramı ile yılbaşı birleştirilir ve kutlamalar aşağı yukarı iki ay sürmektedir.
Peki ya Noel Baba bu hikayenin neresinde duruyor ?
İlk Noel Baba, bugünkü Antalya’nın Demre ilçesinde yaşamaktaydı. Asıl adı Nikola idi. Kendisi 4. yüzyılda yaşamış bir piskopos yani Hristiyan din adamıydı. Nikola’nın birçok kişiye yardım ettiği ve iyiliği dokunduğu bilinmektedir. Nikola bir gün bir handa üç çocuğun öldürülerek salamura yapıldığına şahit olmuştur. Ölen bu üç çocuğu tekrar hayata döndürdüğü iddia edilmektedir. Böylece Noel Baba’nın çocuklar ile olan ilişkisi buradan gelmektedir. Çocukların istediği hediyeleri getirdiği, onları sevindirdiği söylenmektedir. Nikola örnek alınarak 1863 yılında Harper’s Weekly isimli dergisinde günümüzdeki gibi Noel Baba çizilmiş ve ilk defa piyasaya sunulmuştu. 1931 yılında Coca Cola şirketi şişman, beyaz sakallı, beyaz kürklü, siyah kemerli ve çizmeli figürü çizmiş ve Noel Baba son halini almıştı.
