Gençler Gerçekten Apolitik mi?
Modernite ve gelişen teknoloji dünyanın birçok yerinde insanlığa şekil veriyor. Ülkemizde de bu iki irade net bir şekilde gücünü gösteriyor.
Bireyselleşme, kentleşme ve seküler yaşam daha etkin hale geliyor. Bu değişimlerde politika da etkileniyor ve her geçen gün kendini güncelliyor.
Politikanın versiyon değişikliği üzerine gençleri kendisinden uzaklaştırdığı, diğer bir deyimle gençlerin bu versiyonu update edemediği iddia ediliyor.
Milenyum öncesi gençlerin, toplumun varyasyon sancısı çektiği dönemlerde çok fazla politik oldukları ve günümüz gençlerinin de umursamaz ve apolitik oldukları yönünde iddialar var.
Zamanla artık iddialar da algı oluşturmaya başladı ve algılar da gerçekliğin önüne geçti.
Gençlerin ayak uyduramayacağı bir değişim olabilir mi?
Gençlerin içinde bulundukları toplumun değişimi karşısında üç maymunu oynaması düşünülebilir mi? Politikanın toplumların geçmişine kibrit, geleceğine de dinamit riski taşıdığını bilemeyebilir mi gençler?
Ülkemiz gençliğinin politik durumunu adım adım, parça parça inceleyelim; göreceğiz ki yukarıda bahsettiğimiz durumlar algıdan ibarettir.
Anadolu topraklarında yetişmiş gençler her zaman siyasetle ilgilenmiş ve her zaman kendi gelecekleri ile ilgili söz sahibi olmak istemişlerdir.
Ülke ve dünya gündemini yakından takip edip çıkarımlarda bulunan gençlerimiz aynı zamanda aktif siyasetle de ilgilenmektedir.
Türkiye’de neredeyse tüm siyasi partilerin gençlik yapılanmaları, en az bir tane gençlik alanında çalışmalar yürüten Sivil Toplum Kuruluşu ile öğrenci kulüpleri var.
MHP’nin Ülkü Ocakları, BBP’nin Alperen Ocakları, yeni kurulmuş olan Anahtar Parti’nin gençlik kolları genel başkanı ataması, DEVA, Gelecek, Saadet ve Yeniden Refah gibi tabela partilerinin bile gençlik yapılanmalarının olması gençliğin politikaya ilgisinin bir tezahürüdür.
AK Parti’nin bizzat genç lider Recep Tayyip ERDOĞAN olgusu üzerine kurulması ve AK Parti Gençlik Kolları’nın şu anda üye sayısı itibariyle dünyanın en büyük siyasi gençlik hareketi olması deyim yerindeyse yılmaz yıkılmaz AK Parti Gençlik Kolları’nın yapısı ve çalışmaları da gençlerin politikaya ilgisinin bir tezahürüdür.
Gençlerin siyasetle ilgilenmesi demek ülkenin hep genç kalması, hep diri olması ve hep güçlü olması demektir.
Seçilme yaşının Anayasa değişikliğiyle 2006’da 25’e, 2017’de de 18’e düşürülmesi AK Parti’nin sessiz devrimlerinden bir tanesidir.
Recep Tayyip ERDOĞAN’ın sık sık dile getirdiği gençliğin gücü; parlamento, belediye meclisleri, parti yönetim organları gibi temsiliyeti olan yerlerde çok önemli bir konumdadır.
AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanlığı görevini yürüten Eyyüp Kadir İNAN’ın aynı zamanda Milletvekili olması; bazı il ve ilçelerde genç belediye başkanlarının olması, belediye meclis listeleri belirlenirken genç adaylara kontenjan ayrılması, her il/ilçe ve mahallede gençlik yapılarının olması AK Parti’nin siyasetle ilgilenen gençlere verdiği değerin açık bir göstergesidir.
Tabloya şöyle bir baktığımızda gençlerin böyle bir ortamda apolitik olduğu iddiası gerçekten uzaktır.
Milletini ve memleketini seven, mazlumların dertleriyle dertlenen; Filistin’de, Doğu Türkistan’da ve diğer yerlerde mazlumları zalimlerin zulmüyle baş başa bırakmak istemeyen gençlerimiz apolitiklikten çok uzakta; politikanın tam merkezindedir.
Kısacası Türkiye’de gençler özellikle AK Parti sayesinde yedek kulübesinde değil her daim ilk 11’dedir.
