SERAP FİŠO
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. GÜNDEM
  4. BOSNA HERSEK’TE 2022 GENEL SEÇİMİ

BOSNA HERSEK’TE 2022 GENEL SEÇİMİ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yol Döşemeleri – Tramvay yolu Düzenlemesi – Bosna-Hersek’te 2022 Genel Seçimi

Avrupa’ya seyahat etme şansı olanlardansanız eminim herkesin aklına düşen bu soru sizin de aklınıza gelmiştir. “Bu sokaklar, binalar, bahçelerdeki peyzaj, tarihi yapılar nasıl bu kadar düzenli? Hiç mi kırık yol döşemesi olmaz ya da tramvaylar, otobüsler, trenler hiç mi gecikmez bu ülkede” gibi küçük sıradan sorulardan bahsediyorum. İnanın bu soruları ilk defa düşünenlerden değiliz. Değil mi ki açılışı Fikret Karčıć hoca ile yaptık, O’nun El-Kalem kitabevinden 1999 yılında yayınlanan ‘Boşnaklar ve Modernitenin Zorlukları’ kitabından bir alıntıyla başlamak isterim seçimleri kritik açıdan değerlendirmeye çalıştığım bu yazıya. Bu bölümü ilk okuduğumda bu soruları soranın ilk ben olmadığımı anladım. Yüzyıllar öncesine  uzanan bu sorgulamanın düşüncelerinizle kesiştiğini sizler de görebilirsiniz: ‘On dokuzuncu yüzyılda Avrupa’yı ziyaret eden Müslüman gezginler, orada buldukları düzen karşısında büyülenmişlerdi. Müslümanların bir zamanlar sahip olduğu hemen hemen her şeyi, güçlü bir ekonomi, gelişmiş ticaret, adil hukuk sistemi, etkin bürokrasi, güçlü, iyi eğitimli ve disiplinli ordu, gelişen bilimler, eğitim gibi birçok özelliği Avrupa’da buldular. Örneğin, 1790’dan 1792’ye kadar Berlin’de Osmanlı Elçisi olarak görev yapan Azmi Efendi, Prusya hükümetinin örgütlenmesinden, memurlarının yetkinliğinden, yolsuzluğun olmamasından, mali düzenden ve askeri güçlerden’ etkilenmiş olduğunu belirterek, bu gözlemleri dahilinde Osmanlı Devleti’nde reformlar yapılması gerektiğini bildirmiştir.

Dile kolay, 232 yıl sonra, bizler Avrupa’nın bu sistematik haline, güçlü ekonomisine, adil hukuk sistemine, etkin ve adam kayırmanın olmadığı bürokratik süreçlerine, eğitimlerine ve gelişen bilimsel anlayış ve uygulama biçimlerine hayranlık duyarken bir yandan da ülkelerimizde yaşanan olumsuzluklara, yolsuzluklara, adaletsizliklere, düzensizliklere, çöken toplumsal bilince, eğitim sistemine ve cahilliklerimize hayıflanmaktayız. Bazen de, yürürken kırık olan yol döşemelerine takılarak; acaba bu yollar, kaldırımlar, ulaşım sistemi neden bu kadar düzensiz diye anlamlandırmaya çalışmaktayız. İnsan düşünen ve düşündüklerini anlamlandırmaya çalışan, sorgulayan ve cevaplar arayan bir varlık neticesinde. Buna bağlı olarak da, çoğunuz gibi bendeniz de, tüm bu sorunların sebeplerinden birisinin 21. yüzyılda uygulamada demokratik

olarak kabul ettiğimiz toplumların bazılarının demokratikleşme sürecini yanlış anlaması ya da yorumlaması olabilir mi diye düşünmeden edemedim.

Genç öğrenci tartışmalarında öne çıkardığım sorulardan birisidir: 20. ve 21. yüzyılda demokratik hükümet sistemleri artarken, (buradaki soru demokrasinin artışta fiili derecesinden ziyade, de jure hükümet sistemlerini temsili durumu göz önüne alınmaktadır. Yoksa, fiili olarak anayasal cumhuriyet olan bazı devletlerin, uygulamada otoriter devletler olarak yönetildiklerini ve demokrasinin uygulama farklılıklarının farkında olarak sorulmuştur), aslen güçlü, sistematik ve düzenli olan demokratik hükümetlerin neden bu kadar nadir olduğu sorusudur. Kritik düşünce bilincini geliştirmeye faydalı olan bu tartışmalarda öne çıkan cevaplar aşağı yukarı sistemdeki dengesizliği, ve dengesiz gelir dağılımının yanı sıra, en basitleştirilmiş haliyle, yol döşemelerinden, kaldırım taşlarından, ya da yol düzenlemelerinde ki gündelik insan yaşantısına dahir  gözlemleri de içeriyor olsa da sosyolojik açıdan bu sorunun cevabı ve gerekçeleri özetle demokrasiyi uygulayan bir hükümet biçimi olduğunu savunuyorsanız sıralanmış temel koşulların çoğunu karşılanması gerekliliğidir. Bu koşullar: Gelişmiş ekonomik kalkınma, hükümet gücü üzerindeki kısıtlamalar, büyük bölünmelerin olmaması, muhalefete hoşgörü, bilgiye erişim ve gücün yayılmasıdır. Ancak bu koşullara sahip olmaktan çok uzak olan toplumlar ya da üçüncü dünya ülkeleri olarak adlandırılan toplumlarda fiili demokrasinin halka arz edilen adaylar arasından periyodik olarak seçim yapmak için kurumsallaşmış prosedürleri takip etmekten, seçim kampanyalarına milyonların israf edilerek devlet harcama hesaplarına yansımasından öteye gidememeleri olabilir mi? Benedict Anderson’ın hayali toplulukları hayali demokrasi anlayışı içerisinde debelenmekten, ve tiyatral oyunları sergilemekten öteye gidememektedir velhasıl.

İşte biz bunları tartışıp kafa yorarken, hocalarımızın şaka ile karışık öğrettikleri ‘mantığın bittiği yerde Bosna Hersek hükûmet sistemi başlar’ deyimleri kulağımızda çınlarken, kurucu halklara (constituent peoples) dair seçim Kanununda değişiklik tartışmalarının Christian Schmidt 1 ’in YouTube’da viral olan videosunun etkileri devam ederken, Bosna Hersek 2 Ekim 2022 tarihinde demokratik hükümet yönetimi altında yapılan bir genel seçime daha gitti. Bosna Hersek’te, seçmenler kayıtlı oldukları mahallelerde ki okullarında kurulan seçim sandıklarda oylarını kullanmak için sıraya girdiler. Bu seçime kadar, Bosna Hersek’te (savaş sonrası) dokuz

genel seçim yapıldı. 2002 yılına kadar iki yılda bir yapılan seçimler 2002 yılından itibaren dört yılda bir yapılmaya devam etti. Bosna Hersek seçim yasasına göre cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin kanton (cantonal), taraf (entity) ve eyalet (state) düzeyinde katmanlı siyasi okumaları yapılabilir. Yapılan bu seçim süreci değişikliği ile Cumhurbaşkanlığı ve Temsilciler Meclisi üyelerinin eyalet ve kanton düzeylerinde görev sürelerinin dört yıl olması sağlanmıştır. Katmansal detaylı bir siyasi okuma gerektiren Bosna Hersek Hükümet yapısını kısaca ve basitçe anlatmak gerekirse: Devlet düzeyinde, Bosna Hersek Federasyonu’ndan (FBH) Boşnak veya Hırvat seçmenleri tarafından doğrudan seçilen Boşnak ve Hırvat Cumhurbaşkanlığı üyeleri ve diğer kurucu halklardan biri olan (genellikle RS coğrafyasında konumlanmış) Sırp vatandaşların doğrudan seçtiği Cumhurbaşkanlığı’nın Sırp üyesi ile birlikte üç üyeden oluşmaktadır. Doğrudan seçimle gelen bu üç Cumhurbaşkanlığı üyesinin sekiz ayda bir değiştirilerek devam ettiği devirdaimsel sistemin kendine has özellikleri en öne çıkan farklılıktır.

Bu sene de seçime katılımın azlığı en öne çıkan tartışma konularından biriydi. Ancak, 1996’dan  itibaren yapılan seçimlerin karşılaştırılmalı bir analizi yapılmış olsa bu değerin diğer yıllardaki katılım oranlarının ortamalarına yakın bir değer olduğu söylenebilir. Henüz yasal olarak açıklanmayan seçim sonuçlarına göre Cumhurbaşkanlığı Boşnak üyesi SDP BiH Partisinden Denis Bećirović; Cumhurbaşkanlığı Hırvat üyesi DF Partisinden Željko Komšić; Cumhurbaşkanlığı Sırp üyesi SNSD Partisinden Željka Cvıjanović öldüğü bildirildi. Yani bu tabloya göre 2018 seçimleri ile karşılaştırıldığında öne çıkan en önemli gerçek, değişmeyen Cumhurbaşkanlığı Hırvat üyesi Željko Komšićti. Boşnak ve Sırp üyelerin değişimi uluslararası politik arenalarda büyük bir değişimin göstergesi olarak ele alınmaya başladıysa da Bosna Hersek kamuoyunda duruma bakış açısı gayet sakin ve normal olarak seyretmekte.

Üniversitedeki gençler ve yaşlı nüfus seçim haftası bitirilen tramvay yolu çevre düzenlemelerinden mutlu, kırık kaldırım taşlarından ya da yol döşemelerinden herhangi bir

rahatsızlık duyan yok. Yavaş yavaş yükselerek devam eden hava kirliliğini konuşan, hatta sorun olarak gören ne bir seçilen, ne bir seçen, ne de bir kurum henüz öne çıkmamaktadır. Havaalanına doğru giden alternatif çevre yolunda asfaltın bir metresini çalarak zengin olacağını düşünen müteahhit kurum ile ilgili akıllardaki sorular ev ahalisi ve arkadaş toplantılarındaki tartışmalardan öteye gidemedi henüz. Genç arkadaşlarımızla yaptığımız fikir alışverişlerinde ortaya çıkan tablo ise kötümserlik ile duyarsızlık arasında değişmektedir. Konuştuğum her üç gençten birisi oy kullanmadığını, çünkü bu demokratik seçime karşı bir güven duymadıklarını seçilen kişilerin az çok aynı özelliklere sahip kişiler olduğunun altını çizdiler. Amaçlarının bir an önce mezuniyet belgelerini ellerine alıp insani koşulları karşılayabilecek ödeme ve yaşam koşullarında olan ülkelere gitmek olduğunu paylaştılar. Bu söylemlerin gündelik ilişki içeresinde geliştiğinin herhangi bir araştırma konusu dahilinde olmadığının altını çizmek isterim. Kısaca, seçimde kişiler değişti, kaldırım taşları, hava kirliliği, bir metre az asfaltlı yollar hala aynı buralarda. Gençler akın akın yurtdışına göçüyor, yaşlılar sosyalist sistemden miras kalan apartman dairelerinde yaşama devam ediyor, yaşamayı göze alamayanlar da intihar ederek bu dünyada var oluşlarıyla veremedikleri kavganın rövanşını almaya çalışıyorlar. Kuşlar uçuyor, sonbahar güneşi öğle saatlerinde güneş ışınlarıyla, sadece seçim zamanı halkı hatırlayan politikacılar gibi bize göz kırpıyor. Biz de ısı dahi vermeyen bu güneş ışınlarının altında yürüyüp günümüzü gün etmenin sefasını sürmekteyiz. Peki sizin oralarda nasıldır yol döşemeleri, kaldırımlar ya da asfaltlar?

 

BOSNA HERSEK’TE 2022 GENEL SEÇİMİ
Yorum Yap

Giriş Yap

Kriter Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!